Anahata’dan Visuddha’ya geçmek için her şeyi öğrenmeliyiz. İnsan, tüm psişik gerçeklerin maddi gerçeklerle hiçbir ilgisi olmadığını bile kabul etmelidir. Örneğin, birine ya da bir şeye duyduğunuz öfke, ne kadar haklı olursa olsun, bu dışsal şeylerden kaynaklanmaz. Bu tek başına bir olgudur. Bir şeyi öznel düzeyde ele almak dediğimiz şey budur.
Birinin seni kırdığını söyle ve o kişiyi hayal et ve rüyada yine aynı öfkeyi hisset. Sonra diyorum ki, ” Bu rüya bana öfkenin ne anlama geldiğini, gerçekte ne olduğunu anlatıyor.” Ama kişinin böyle ve böyle bir şey söylediğini iddia ediyorsunuz, bu yüzden böyle bir öfke hissetmekte ve ona karşı böyle bir tutum takınmakta tamamen haklısınız.
Doğal olarak, kişi böyle bir olasılığı kabul etmeye meyilli değildir, ancak bir süre sonra, analiz süreci etkili olduğunda, bunun büyük olasılıkla doğru olduğu ortaya çıkar. Belki de en büyük düşmanımızla bile aynıyız. Başka bir deyişle, en büyük düşmanımız belki de kendi içimizdedir.
Eğer bu aşamaya ulaştıysanız, Anahata’dan ayrılmaya başlarsınız, çünkü maddi dış gerçeklerin mutlak birliğini içsel veya psişik gerçeklerle çözmeyi başardınız. Oyun, ruhsal durumunun üslü olarak görünür dışarıdaki insanlar gibi dünyanın oyun düşünmeye başlarsınız. Başınıza ne gelirse gelsin, dış dünyada yaşadığınız deneyim veya macera ne olursa olsun kendi deneyiminizdir.