Vücudumuzdaki tüm hücre ve organların düzgün çalışması için yeterli miktarda suya ihtiyacı vardır. Ter, idrar ve nefes yoluyla kaybedilen suyun yerine koyulması gerekmektedir. Yeterli miktarda su tüketilmemesi yorgunluk, baş dönmesi ve kas kramplarına sebep olmaktadır. Bunun yanında aşırı su tüketimi sonucu su zehirlenmesi denilen ciddi bir durum da meydana gelebilir.
Su zehirlenmesi nedir?
Su zehirlenmesi, aşırı su tüketimi sonucu beynin işlevinin bozulmasıdır. Aşırı su tüketimi sonucu kanda su miktarı artar, artan su miktarı başta sodyum olmak üzere elektrolitlerin kandaki yoğunluğunun azalmasına neden olmaktadır. Kandaki sodyum seviyeleri 135 mm/L’nin altına düştüğünde bu durum hiponatremi (düşük kan sodyum düzeyi) olarak adlandırılmaktadır ve 130 mm/L’nin altında bulantı, halsizlik, baş ağrısı, tansiyon düzensizliği gibi hiponatremi belirtileri görülmeye başlanır.
Sodyum, hücre içi ve dışı sıvı dengesini sağlayan en önemli elektrolittir. Kanda sodyum yoğunluğunun düşmesi sonucu hücrenin içine doğru sıvı geçişi olur ve hücre şişer. Bu durum beyin hücrelerinde gerçekleştiğinde potansiyel olarak hayati tehlike oluşturan etkilere neden olabilmektedir.
Çok fazla su içmek tehlikeli olabilir!
Beyin hücreleri şiştiğinde kafa içi basıncı artmaktadır. Kafa içi basınç artışı baş ağrısı, mide bulantısı, kusma gibi bazı belirtilerle kendisini göstermektedir. Şiddetli vakalarda artan kan basıncı, sersemlik, çift görme, uyuşukluk, nefes almada zorluk çekme, kas güçsüzlüğü ve kramp, duyuları algılamada zorluk gibi daha ciddi belirtiler görülebilir. Ayrıca beyinde aşırı sıvı birikmesine (ödem) bağlı olarak beyin sapı etkilenebilir ve merkezi sinir sistemi işlev bozukluğu görülebilir. Tüm bunların sonucunda su zehirlenmesi, nöbet, beyin hasarı, koma ve hatta ölüme neden olabilmektedir.
Ne kadar su çok fazla?
Aşırı su tüketimi sonucu su zehirlenmesi, böbreklerin idrar yoluyla atabileceğinden daha fazla su içildiğinde meydana gelmektedir. Ancak tek önemli faktör suyun miktarı değildir, bu suyu ne kadar sürede aldığımız da önemlidir. Kısa sürede çok fazla su tüketimi asıl risk faktörüdür.
Böbrekler günde en fazla 20 litre suyu idrarla atabilmektedir yani bir saatte ortalama 0,8-1,0 litreden fazla suyu idrarla atamazlar. Hiponatremi belirtileri kısa sürede 3-4 litre su tüketimi sonucu görülebilmektedir.
Su zehirlenmesi yaşam kaybına neden oldu!
Kazayla aşırı su tüketimi çok zordur, fakat Amerikan askerlerinde birçok su zehirlenmesi vakası bildirilmiştir. Bir raporda aşırı su tüketimi ile hiponatremiye giren ve sodyum seviyeleri 115-130 mm/L arasında değişen 17 asker bildirilmiştir (normal kan sodyum düzeyi 135-145 mm/L’dir). Bir başka raporda, üç askerin hiponatremi ve beyin ödemi nedeniyle öldüğü açıklanmıştır. Bu ölümler, birkaç saat içinde 10-20 litre su tüketimi sonucu gerçekleştiği bildirilmiştir.
Su zehirlenmesi dayanıklılık sporları yapan kişilerde de görülebilmektedir. Bu aktivitelerde aşırı su tüketimi susuzluğun çözümü olarak düşünülmektedir. Bu nedenle hiponatremi sıklıkla büyük spor olaylarında da ortaya çıkabilmektedir. Bir maratondan sonra bir koşucunun sodyum seviyeleri 130 mm/L‘nin altında tespit edilmiş, beyinde aşırı sıvı birikimi ve beyin sapı fıtığı gelişmiş ve ölümle sonuçlanmıştır.
Aşırı su tüketimi psikiyatrik hastalarda, özellikle şizofreni hastalarında da ortaya çıkabilir. Genç olarak ölen 27 şizofrenin incelendiği bir çalışmada, beşinin kendi kendine su zehirlenmesi nedeniyle öldüğü görülmüştür.
Gerçekte ne kadar suya ihtiyacımız var?
Bir günde tüketilmesi gereken su kişiden kişiye değişmekte olup kesin bir miktar söylemek güçtür. Ne kadar ihtiyaç olduğunu belirlemek için vücut ağırlığı, fiziksel aktivite seviyesi ve iklim göz önünde bulundurulmalıdır. Erkekler için günlük yeterli su tüketimini 3.7 litre, kadınlar için ise 2.7 litre olarak sınırlanması gerektiğini kılavuzlarda belirtilmiştir. Bununla birlikte bu tavsiyeler günlük alınan toplam sıvı miktarını, yani içecekler ve gıdalardaki suyu da içermektedir.
Bazı insanlar halen günde 8 su bardağı kuralına uymaktadır. Bu kural çoğunlukla keyfi olup araştırmaya dayalı değildir.
Şu an geçerli en iyi kural ise, vücudu dinlemek ve susadığında içmektir. Ancak bu kural herkes için işe yaramayabilir. Sporcular, yaşlılar ve hamile kadınlar her gün ekstra su tüketmelidir.